Sarıkamışın tarihi:
İsminin nereden geldiği:
1. rivayete göre: Çerkez Beylerinden biri bu topraklara biraz yiyecek ve bir sarığa aldıpından buranın adı SARIĞALMIŞ olarak söylenmiş bilahare Sarıçam Ormanlarına nazire SARIKAMIŞ denmiş
2. rivayete göre: Hazar denizi ile Aral gölü arasındaki Sarıkamış çukuru bölgesinden bir Türk boyunun yukarı Sarıkamış köyüne yerleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Tarihçesi:
Horasan'da kurulan Selçuklu-Türk İmparatorluğunun İslam tefekkürünü dünyaya yayma, Selçuklu nizam medeniyetini, Türk hakimiyetini Orta Asya'dan Ege sahillerine, Kafkas sahillerine, Kafkas'lardan Yemen'e kadar olan bölgelerde kurma ve yaşatma amacıyla 16 Ağustos 1064 tarihinde Alparslan'ın ordularıyla Bzans Kalesi Ani şehrini, Kars kalesini, Allahü Ekber ve Soğanlı Dağlarını istila etmesiyle Sarıkamış'ta bir Türk vatanı olmuştur.
Bu mesut tarihi olaydan sonra, yüz yıllar boyunca hudut boylarını teşkil eden bölge Türk-Rus mücadelesine daimi bir sahne olmuştur. Özellikle XIX. XX. asırlarda kanlı olaylar, karanlık ve acı günler yaşamış haksız emellere kurban, hayasız istilalara meydan, pis ayaklara barınak olmuştur.
1877-1878 Yıllarında tamamen istilacı amaçlarla PANİSLAVİZM fikrini tahakkuk ettirmek üzere Ruslar memleketimize saldırmışlardır. Büyük Kumandan Gazi Ahmet Muhtar Paşa komutasındaki Türk ordusu karşısında çok feci bir hezimete uğrayan Rus orduları, Osmanlı Devletinin Gerileme devrine ait acziyet içinde diğer cephelerde talihsiz bir yenilgiye uğranılması yüzünden Doğu cephesi de düşmüştür. 3 Mart 1878 de AYASTAFANOS, 13 Temmuz 1878 tarihinde Berlin Antlaşmaları imzalanarak Kars, Batum ve Ardahan harp tazminatı olarak Ruslara bırakılmıştır.. Bu hal tam 40 yıllık simsiyah günleri içine alır.
Bu bitmez tükenmez acı günlerde Sarıkamış yöresindeki halk çektiği ızdırapları yanık türkülerde dile getirmişlerdir.
Kırk senelik kara günler sürüp giderken, 1 Kasım 1914 tarihinde iğrenç amellerinin dinmeyen hırsı içinde Rus orduları yeniden Sarıkamış'dan Pasinlere doğru Anadolu'yu istila etmek üzere taarruza geçmiştir. 6 gün süren Köprü Köy muharebelerinde ağır bir darbe yiyen Rus orduları sendeliyerek Sarıkamış'a kadar kaçmışlardır. Sarıkamış'ta yenilen Ordularının moralini yükseltmek ve yeni taarruz hazırlıklakrına girişmek üzere Çar Nikola ikinci karargah kurmuştur. Bu sırada Sarıkamış, Selim ve Kars arasında toplanan Rus ordularını imha planıyla Enver Paşa komutasında meşhur Sarıkamış Harekatı başlamıştır. Ağır kış şartları nedeniyle tabiatla düşmanlardan daha çok mücadele mecburiyetinde kalan ordumuz yenilgiye uğramış ve Türklüğün lehine felaketle neticelenmiştir. Bu sonuç tarihe korkunç bir facia ve acı bir hatıra olarak geçmiştir.
Böylece kara günler daha da çok kararak devam etmiştir. 1917 tarihinde Rusya'da Komünist İhtilal baş göstermiştir. O kendi iç çekişmesinin yaratıığı çukura düşmeye başlarken, derlenip toparlanmasını beceren Türk ordusunu halk ile birlikte Rusları sıkıştırmış ve Rus orduları köyleri, kentleri ateşe vererek halka büyük eziyetler ederek Anadolu hudutlarını terke mecbur kalmıştır.
3 Mart 1918'de yapılan BRESLİTOVSK barışı ile harp tazminatı olarak verilmiş bulunan Batum, Kars ve Ardahan hakiki sahiplerine iade edilmiştir.
Bundan sonrada Ruslar rahat durmamış, sıcak denizlere açılma politikasını bir başka şekilde yürütmek amacıyla terke mecbur kaldıkları Türk topraklarında Ermeni ve Taşnakları teşvik ederek doğuda bir Ermenistan devleti kurdurma vaadiyle Türklerin üzerine saldırmışlardır. Ermeni ve Taşnaklar yer yer isyanlar çıkararak Rusya'dan gördüğü destekle Türk katliamına girişmişlerdir.
5 Nisan 1918 tarihinde ermenileri Sarıkamış'tan kovarak zaferle neticelenen KAZIM KARABEKİR PAŞA harekatı başlamış Dağıstan, Azerbaycan'a kadar geniş bir saha ele geçirilmiş ve buralarda yerli Milli Türk hakimiyetleri kurulmuştur.
Ne yazık ki, diğer cephelerde yenilgiye uğranılması yüzünden 30 Ekim 1918'de Mondros mütarekesi imzanlanmış Kars, Ardahan ve Batum'da bırakılarak 1914 deki hudutların gerisine çekilmek zarureti doğmuştur.
Bu elim sonuç karşısında sessizce durulamaz ve bu kötü kadere boyun eğilemezdi. Türk milleti hiçbir yerden emir almadan kendi başının çaresine bakmaya ve yer yer teşkilatlanarak mahalli kurtuluş çerelerine girmiştir. Kars'ta kurulan milli şuraya Sarıkamış'ta gönülden bağlanmış ve desteklemiştir. Kuruluşa üç evladını üye vermiş, teşkilatın emrine bütün evlatlarını vatan müdafası için adamıştır.
Türk milletinin karakterini ve vatan için canını fedaya hazır olduğunu en iyi şekilde bilen ve değerlendiren Mustafa Kemal Paşa önderliğinde tüm Anadolu'da milli mücadele başlatılmıştır. Bu mücadelenin Doğu Anadolu'da başlatılması engin bir askeri dehanın verdiği son derece isabetli kararların sonucudur. Kazım KARABEKİR paşa kumandasındaki 15.Kolordu harekete geçerek Doğu'yu düşman istilasından temizlemeye azmetmiş bir bölgenin maddi ve manevi gücüne dayanılarak kısa zamanda hedefine vararak 29 Eylül 1920 'de Sarıkamış'ı anavatana ilhak etmiştir.Sarıkamış halkı büyük kumandan Kazım KARABEKİR Paşa'nın yönetiminde, Batum' a sevk edilen Türk silahlarının kama ve mekanizmalarını taşıyan trenleri İngilizlerin elinden zorlu bir mücadele ile Taşkesen boğazında geriye çevirmiş, kurtarılan bu malzemeler Anadolu'ya iade edilerek İstiklal Harbi'nin kazanılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Sarıkamış'ın Coğrafi Durumu:
Doğu Anadolu bölgesinin Erzurum-Kars bölümünde Kars iline bağlı şirin bir ilçemizdir. Topraklarını Doğu'da Kars'ın Kağızman, Güneyde Ağrı'nın Eleşkirt, Güneybatısında Erzurum'un Horasan, batıda aynı ilin Narman, Kuzey-batı da Şenkaya, Kuzeyde Kars'ın Selim, Kuzey-doğu da aynı ilin merkez ilçeleri çevirir. Karakurt ve Karaurgan adlarında iki bucağı, 61 köyü ve mahalleleri vardır.
Yüzölçümü: 2712 Km2'dir
Nüfusu : Köyleri ile birlikte 60,000'dir. İlçe merkezi 28,000 nüfusa sahiptir.
İlçe Allah-ü Ekber Soğanlı, Çamurlu adlarındaki yüksek dağların arasında kalan yüksek yaylalar arasındadır. Dağlardan çoğunun yüksekliği 3000mt'ye yaklaşır.
Doğal bitki örtüsünün en dikkati çeken kısmı sarıçam ormanlarıdır. Sarıkamış bölgesinde başlıca piknik ve mesire yeridir. Bilhassa Soğuk su, Acı su, Şırşır ve Keklik Deresi gibi yerler halkın tatil günlerini geçirdiği güzel manzaralı temiz havası olan orman bölgeleridir. En önemli akarsu Soğanlı dağlarında akan Kars çayı ile Karakurt nahiyesinden geçen Aras nehridir.
İKLİM:
Sarıkamış ilçesinin şiddetli karasal bir iklimi vardır. Kışlar soğuk ve çok uzundur. Yazlar kısa ve serindir. En az yağışlı mevsim kış, en çok yağışlı mevsim yazdır.
BİTKİ ÖRTÜSÜ:
En belirgin bitki örtüsü ilçeyi baştan başa kaplayan Sarıçam Ormanlarıdır. Bunun yanısıra 2100m ve daha yukarılarda bulunan yaylalar ve çayırlar mevcuttur.
SARIKAMIŞ ' TA SPOR:
Sarıkamış'taki spor faaliyetleri doğal olarak genelde kış sporlarına yöneliktir. Bunun yanı sıra bölgenin iklimi, hava şartları ve yüksekliği de göz önüne alındığında atletizm, güreş ve yöresel (cirit, yöresel at yarışları) sporlar da sıklıkla yapılmaktadır. Sarıkamış Türkiye spor literatürüne bir çok önemli isim katmıştır. Bunlardan en önemlisi Balkan ve Avrupa şampiyonu Mehmet YURDADÖN, ÖzcanSELÇUK, Tamer ÜSTÜNDAĞ gibi isimlerdir. Bu bölgede kayak sporu artık bir ailevi gelenek haline gelmiş ve sürekli olarak da gelişmektedir.Sarıkamış'ta bulunan kayak ihtisas kulübü tarafından yetiştirilen sporcu ve antrenörler şu anda Türkiye'nin en modern ve en uzun kayak tesislerine sahip olan Sarıkamış'ta zorluk derecelerine göre altı adet pistte Sarıkamış'lı ve dışarıdan gelen misafirleri en iyi şekilde eğitme başarısını göstermektedirler.
MAHALLİ YEMEKLER:
Kete, Tava Ketesi, Velibağ, Haşıl, Erişte, Kesme Çorbası, Hangel.
HALK OYUNLARI:
Kars oyunlarının çoğu kızlı erkekli beraber oynanır. Kıskanç, Enzeli, Terekeme, Askeran, Ceylan gibi oyunlarla, Ağır Bar, Iğdır Barı, Papurisi, Sarı Seyran vs gibi barlar erkek ve kızın beraber oynadıkları barlardır. Sadece erkeklerin oynadıkları Şeyh Şamil, Şeker Oğlan, Başaşçıları gibi oyunlarda vardır.Sadece kızlrın nanayla oynadıkları oyunun ayak figürleri oldukça basittir.
|